Alkışa Değil, Doğruya İhtiyacımız Var

Bir gerçek var ki artık görmezden gelemeyiz: Vanspor’un kurtuluşu, doğruları duymaktan geçiyor. Ne tribün alkışı, ne sosyal medya beğenisi, ne de günü kurtaran açıklamalar…
Bu kulübün geleceği, samimiyetle atılacak adımlarda gizli.
Ziraat Türkiye Kupası’nda çoğu altyapı oyuncusuyla sahaya çıkan bir Vanspor izledik. Sonuç ne oldu? Tur atladık. Ama asıl kazanç bu gençlerin sahada gösterdiği özveri, hırs ve yürek oldu. Biz daha önce ne demiştik Adana Demirspor maçı sonrası? “Altyapıya güvenin” demiştik. Ve şimdi o sözün haklılığı bir kez daha ortaya çıktı.
Peki maçtan önce kulüp yetkililerinden altyapıya dair tek bir açıklama duydunuz mu? Hayır. Ama maç bitip gençler tur atlayınca sosyal medyada tebrik paylaşımları peş peşe geldi, ardından açıklamalar yapıldı. Kusura bakmayın ama gerçek vizyon, başarı geldikten sonra değil, mücadele başlamadan önce gösterilir.
Artık anlamak zorundasınız: Bu gençlere yatırım yapmadan, bu şehre gerçek bir futbol geleceği kuramazsınız. Dış transfere milyonlar harcayıp günü birlik başarılarla kendinizi avutabilirsiniz, ama o başarılar sabun köpüğü gibidir — bir süre sonra uçar gider. Altyapısı olmayan kulüpler, temeli eksik binalar gibidir; bir sarsıntıda yıkılırlar. Ama doğru planlanmış, sabırla desteklenmiş altyapılar; yıllarca ayakta kalır, nesiller yetiştirir, kulübe kimlik kazandırır.
Geçen hafta karşımızda 16-20 yaş ortalamasıyla oynayan Adana Demirspor’un gençlerinden örnek alalım. O çocuklar kaybetmediler, kazandılar. Çünkü onlar, bir sistemin ürünleri. Bizde ise hâlâ günü kurtarmanın peşinde olan bir anlayış hâkim.
Benim derdim kimseyi eleştirmek değil, uyandırmak. Çünkü susmak, yanlışa ortak olmaktır. Ben alkış değil, doğruluk peşindeyim. Birileri rahatsız olacaksa olsun; ama ben biliyorum ki, Vanspor’un çıkarı, kimsenin alkışına değişilmez.
Bir kulüp sadece skorlarla değil, eleştiriye açık duruşuyla büyür. Doğruyu yazmak, hatayı göstermek düşmanlık değildir; tam tersine gelişimin ilk adımıdır. Kim ne derse desin, biz yine doğruları yazmaya, alkış değil samimiyet beklemeye devam edeceğiz. Çünkü bu şehirde gerçek dost, gerçeği söyleyendir.

Yönetime Çağrım; “Altyapı Gerçeği: Kurtuluşun Anahtarı Orada”
Unutmayın… Bir kulübün geleceği, transferde harcadığı parayla değil, altyapısına verdiği değerle ölçülür. Bugün 18 yaşındaki bir çocuğa güvenmek cesaret ister, ama işte o cesaret, bir şehrin futbol kaderini değiştirir.
Elbette dış transfer olmalı, buna kimse karşı değil. Ama dış transfer kadar önemli olan, altyapıya da yatırım yapmak, o gençleri A takıma hazırlamak ve zamanı geldiğinde o formayı onlara teslim edebilmektir. Çünkü şampiyonluklar kadar, bir Vanlı gencin o kırmızı-siyah formayla sahada yürümesi de bu şehrin gururudur.
Gerçek başarı; dışarıdan alınan oyuncularla günü kurtarmak değil, kendi evladını sahaya çıkaracak düzeni kurmaktır. Bir kulübün geleceğini kurtaracak olan da o düzenin ta kendisidir.
Artık karar zamanı: Geçici çözümlerle günü kurtarmak mı, Yoksa temelden güçlü bir Vanspor inşa etmek mi?

Gerçekten merak ediyorum;
Kimler Fatsa’daydı?
Fatsa’da 120 dakika savaşan bu gençlerin yanında kimler vardı?

Kim ne düşünür umrumda değil, kimsede kusura bakmasın beyler;
Bu şehrin geleceği, tribünlerden alkışla ya da sosyal medyada paylaşılan tebrik mesajlarıyla ve uzaktan izlemekle değil; Her koşulda bu gençlerin yanında durmakla inşa edilir. Bir galibiyetle değil, tur atlayınca değil… Her zaman bu gençleri sahiplenelim, onların emeğine değer verelim.
Umarım ne dediğimiz anlaşılmıştır.

Bir kez daha onurlu mücadeleyle kazanılan anlamlı bir galibiyetten dolayı başta altyapı genel koordinatörü Fahri Baştürk ve altyapı hocaları olmak üzere emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.

Rıdvan CAN Star Van Haber Spor